Mersin Üniversitesi İdari ve İktisadi Bilimler Fakültesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Mustafa Şener açtığı "yürütmeyi durdurma " davasını 21 Nisan tarihinde Mersin 2. İdare Mahkemesi tarafından kazandı. Yürütmeyi durdurma kararının ardından Şener'in üniversiteye dönmesi beklenirken, Adana Bölge İdare Mahkemesi'ne itiraz edildiği öğrenildi. Yapılan itirazın ardından Adana Bölge İdare Mahkemesi tarafından Mersin 2. İdare Mahkemesi'nin kararı iptal edildi. Kararın iptal edilmesinin gerekçesi olarak, Şener hakkında açılan adli soruşturmalar olduğu öğrenildi.
"Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attığı için 4 Şubat tarihinde sözleşmesi fes edilen Mersin Üniversitesi’nde öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener açtığı "yürütmeyi durdurma " davasını kazanırken, Adana Bölge İdare Mahkemesi kararı iptal etti. Şener, Verilen kararın umutlarını tükettiğini dile getirerek, bu kararla aslında Türkiye'nin geldiği noktayı da gördüklerini, artık hukukun da tamamen siyasallaştığını söyledi. Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu ise, "Arkadaşlarımıza yönelik bu siyasi linç tavrının bir an önce sonlandırılması gerekiyor" dedi.
“Karar sürpriz olmadı”
Verilen kararın hukuksuz olduğunu dile getiren Şener, Mersin 2. İdare Mahkemesi tarafından verilen kararın ardından bir nebzede olsa umutlandıklarını belirterek, "Bir nebzede olsa hukukun olduğunu gördüğümüzü sandık" dedi. Mersin İdare mahkemesinin verdiği kararının hukuksal olarak doğru bir karar olduğunu belirten Şener, Adana Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen iptal kararının ise siyasi bir karar olarak değerlendirdi. İdare Mahkemesi’nin verdiği kararın kendisi açısından sürpriz olmadığını dile getiren Şener, yargının siyasallaştığını ve verilen kararlarında politik olduğunu söyledi.
“Yapılan hukuksuzlukları birinci sınıf bir hukuk öğrencisi bile anlar”
Hala hedef haline getirildiklerini de kaydeden Şener, aslında bir çok hukuki garabet olmasına rağmen bunun görülmemesinin anlaşılmaz olduğunu dile getirdi. Bölge İdare Mahkemesi'nin hakkında açılan "Adli soruşturmaları" gerekçe gösterdiğine de değinen Şener, davaların sözleşmesi fes edildikten sonra açıldığını belirtti. Gerekçenin bile hukuka aykırı olduğunu dile getiren Şener, "Yapılan hukuksuzlukları birinci sınıf bir hukuk öğrencisi bile anlar" diyerek tepki gösterdi. Adli soruşturmaların devam ettiğini kaydeden Şener, yargılanma bitmeden tüm sanıkların masumiyet karinesi olduğunu vurgulayarak, "Açılan adli soruşturmalarında ne kadar hukuki olduğu göreceli iken böyle bir gerekçe ile karar iptal edildi" ifadelerinde bulundu.
“Yürütme ile ilgili elimiz kolumuz bağlandı"
Üniversiteye dönmesinin bu koşullarda mümkün olmayacağını da sözlerine ekleyen Şener, "Artık Mersin 2. İdare Mahkemesi davayı esastan incelemeye alacak ve bu inceleme sonucunda verilen kararın ardından diğer hukuki girişimleri yapacağız. Şimdilik yürütme ile ilgili elimiz kolumuz bağlandı" diye konuştu. Verilen kararın umutlarını tükettiğini dile getirdi.
“Tam olarak siyasi bir tavırdır”
Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu ise, verilen kararın tamamen hukuk dışı bir uygulama olduğunu söyledi. Muşlu, "Bir ülkede hukuksal kararlar vicdanları yaralarsa, bir ülkede hukuk gerçekten adil ve vicdanı olarak ortaya koyulmazsa, o ülke de bir kaotik düzen her zaman kendini gösterir. Burada yürütülen şey aslında hukuktan çok tam olarak siyasi bir tavırdır" dedi. Tüm bu kararların esas gerekçesinin barış için yayınlanan bildiri olduğunu söyleyen Muşlu, "Hukuk alanında bu kadar siyasallaştırılması kabul edilebilir bir durum değildir. Hukuk mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz. Arkadaşlarımıza yönelik bu siyasi linç tavrının bir an önce sonlandırılması gerekiyor" ifadelerinde bulundu.