İki Akademisyenin Davası 26 Haziran’da Devam Edecek

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
11.01.2018

35. ACM’de barış bildirisi imzacısı Kadir Has Üniversitesi’nden Dr. Ceren Lord ve Dr. Çiğdem Bozdağ Bucak’ın davalarının ilk duruşmaları görüldü. Derhal beraat ve birleştirme talepleri reddedildi.

Barış İçin Akademisyenler’in “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi imzacılarına yönelik davalarda bugün iki ismin ilk duruşmaları Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görüldü.

35. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmalara Kadir Has Üniversitesi’nden Dr. Ceren Lord yurtdışında olduğu gerekçesiyle katılamazken aynı üniversiteden Dr. Çiğdem Bozdağ Bucak‘ın mahkeme salonunda hazır bulundu.

Mahkeme heyeti, talep edilen derhal beraat, davaların birleştirilmesi ve Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 301’den yargılama taleplerini reddederek duruşmaların 26 Haziran’da devam etmesine karar verdi.

Savcı İsmet Bozkurt'un hazırladığı iddianamede imzacı akademisyenler 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 7/2 maddesinde yer alan "Terör örgütü propagandası" ile suçlanıyor. Davalar 5 Aralık'ta başladı. Bugün görülen duruşmalarla 75 kişi hakim karşısına çıktı.

Savunma için yurtdışındaki adrese yazı gönderilecek

35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk duruşma 11.30’da başladı. Dr. Ceren Lord yurtdışında olduğu için duruşmaya katılamadı.

Avukatı Emine Durmuş esasa ilişkin derhal beraat talebini sunarak “Müvekkilime isnat edilen suçlar oluşmamıştır. Düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanan müvekkilimin derhal beraatini talep ediyorum” dedi. Esasa ilişkin itirazı ciddiye alınmadığı takdirde usule ilişkin yargılamanın TCK madde 301’den devam etmesini istedi.

Mahkeme heyeti, Lord’un savunmasının alınması için avukatının belirttiği yurtdışı adresine Adalet Bakanlığı aracılığıyla talimat yazılmasına, 301’den yargılama yapılması ve derhal beraate yargılamanın şu aşamasında yer olmadığına karar verdi.

Bir sonraki duruşma 26 Haziran 09.30’da görülecek.

Tüm talepler reddedildi

İkinci duruşma Dr. Çiğdem Bozdağ Bucak’ın kimlik tespitiyle 11.45’te başladı. Avukat Melike Polat mahkemeye iki ayrı dilekçe sundu. Dilekçelerden birinde esasa ilişkin derhal beraat talebinde bulundu.

Diğerinde ise esasa ilişkin, davanın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde imzacı akademisyenler Esra Mungan, Kıvanç Ersoy, Muzaffer Kaya ve Meral Camcı’nın yargılandığı davayla birleştirme talep etti.

Sözlü savunma da yapan Avukat Polat “çelişki ve usül ekonomisi bakımından” dava dosyalarında birleştirmenin uygun olduğunu söyledi. Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) ifade özgürlüğü lehine kararlarından örnekler sundu.

Mahkeme heyeti Avukat Polat’ın bütün taleplerini reddetti. Bozdağ Bucak’ın savunmasını hazırlamak üzere ek süre talebini kabul ederek duruşmanın 26 Haziran 09.40’ta devam etmesine karar verdi.

Ne olmuştu?

1128 akademisyen, 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" adına "Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiriyi yayınladı. Toplam imza sayısı 2212'ye ulaştı.

Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy ve Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı Barış İçin Akademisyenler/İstanbul grubu adına "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisi kapsamında yaşananları basın toplantısıyla paylaştı. (10 Mart 2016) Camcı dışındaki üç akademisyen 15 Mart 2016’da; tutuklama kararı çıktığında yurtdışında olan Camcı ise Türkiye’ye döndüğünde 31 Mart 2016’da “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandı. Dört akademisyen 22 Nisan 2016'daki ilk duruşmada serbest bırakıldı. İlk duruşmada savcı suçlamayı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesinde belirlenen "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" şeklinde değiştirmesiyle yargılama izni için Adalet Bakanlığı'na başvuruldu.

Ekim 2017'de en az 148 imzacı akademisyen hakkında da iddianame hazırlandı. Savcı İsmet Bozkurt'un hazırladığı iddianamede imzacı akademisyenler 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 7/2 maddesinde yer alan "Terör örgütü propagandası" ile suçlandı. İlk duruşmalar 5 Aralık 2017'de görüldü.

(TP)

Kaynak: https://bianet.org/bianet/insan-haklari/193192-iki-akademisyenin-davasi-...