Çağlayan Adliyesi Bir "Akademik Yılı" Daha Geride Bıraktı

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
22.07.2019

Barış Akademisyenleri davalarında iki yıl geride kaldı. İstanbul'daki Çağlayan Adliyesi'nde 5 Aralık 2017’den bu yana 646 akademisyenden 204'ü için mahkumiyet kararları verildi. 36 akademisyenin cezası ertelenmedi.

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzalayan akademisyenlere 5 Aralık 2017’de Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başlayan davalar 20 Temmuz'da  itibariyle adli tatilin başlamasıyla ikinci adli yılını geride bıraktı.

Yetkili mahkeme tartışması

* İlk bir yıl boyunca davalar sadece İstanbul’da görüldü. Yetkili mahkeme tartışmasının gündeme gelmesiyle birlikte Diyarbakır, İzmir, Ankara, Kocaeli, Dersim, Adana gibi barış bildirisi imzacısı akademisyenlerin olduğu diğer illere de sıçradı.

* Mahkemelerin yetkisizlik yönünde karar verdiği dosyalar Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından karara bağlandı. Aynı daire kimi zaman İstanbul’u kimi zaman ikamet edilen ili yetkili buldu.

204 mahkumiyet kararı

* bianet olarak İstanbul'da açılan Barış Akademisyenleri davalarını 5 Aralık 2017'den bu yana gün gün takip ettik. Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde yargılanan (ilk duruşması görülen) akademisyen sayısı iki buçuk yılın sonunda 646 oldu.

* Bu 646 kişiden 204'ünün davası sonuçlandı. Farklı mahkemelerce verilen kararların tamamı mahkumiyet yönündeydi.

* 146 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 18 akademisyen 1'er yıl 10'ar ay 15'er gün; 8 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 2 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay 22'şer gün; 17 akademisyen 2 yıl 3 ay; 7 akademisyen 2 yıl 6 ay; 5 akademisyene 2 yıl 1 ay; 1 akademisyen 3 yıl olmak hapis cezasına mahkum oldu.

TIKLAYIN - Akademisyen Yargılamalarında Cezalar

36 kişinin cezası ertelenmedi

* Davası sonuçlanan 204 akademisyenden 29'una verilen hapis cezası 2 yılın üstünde kaldığı için (CMK md. 286), 7 kişi ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını (HAGB) kabul etmediği için toplamda 36 kişinin mahkumiyet kararı ertelenmedi.

Prof. Dr. Füsun Üstel tutuklandı

* İtiraz yoluyla İstinaf Mahkemesi’ne giden mahkumiyet kararlarından cezası onanan Prof. Dr. Füsun Üstel 8 Mayıs'ta cezaevine girdi.

TIKLAYIN - Barış Akademisyeni Füsun Üstel Cezaevine Girdi

Cezası ertelenmeyen akademisyenler:

Ayşe Erzan, Özdemir Aktan, Nesrin Sungur Çakmak, Füsun Üstel, Büşra Ersanlı, Lütfiye Bozdağ, Şebnem Korur Fincancı, Özgür Müftüoğlu, Yonca Demir, Gençay Gürsoy, M.A., Alper Akyüz, Ahmet Bekmen, Nihan Aksakallı, Hülya Kirmanoğlu, İsmet Akça, Haydar Durak, İlkay Özkuralpli,Öznur Yaşar Diner, Remzi Orkun Güner, Esra Kaliber, Eda Aslı Şeran,Aysuda Kölemen, İlkay Yılmaz, Zeynep Tül Süalp, L.N., S.A., Gevher Gökçe, Çare Olgun Çalışkan, Nevin Zeynep Yelçe, Ali Kerem Saysel, Koray Çalışkan, S.I. Süreyya Topaloğlu, Ayşe Gül Altınay, Noemi Levy Aksu.

4 kişinin cezasında denetimle erteleme

* 36. ACM’de duruşmaları görülen Gülhan Türkay, Esra Arsan ve Aslı Takanay da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmedi. Üçüne de ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

* Mahkeme, “sanıkların sabıkasız olması ve geçmişteki hallerini nazara alarak cezanın ertelenmesi halinde tekrar suç işlemeyecekleri hususunda vicdani kanaat oluştuğu” gerekçesiyle cezaları 2 yıl denetimle ertelemeye karar verdi.

Mahkemelerden 15 kez muhalefet şerhi

* İddianamede akademisyenlere 'örgüt propagandası yapmak” suçlamasını yöneltiyordu.

* Ancak 25. ACM yedi akademisyen hakkında Türk Ceza Kanunu (TCK) TCK'nın 314/2, TMK'nın 5/1 ve TCK'nın 220/7 maddeleri kapsamında düzenlenen "örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçlamasıyla 2 yılın üstünde kalan mahkumiyet kararlarına hükmetti.

* Bu mahkeme 10 akademisyenin davasını karara bağladı. Kararların hepsi oy çokluğuyla oldu. Üçü mahkeme başkanı tarafından olmak üzere kararların her birine muhalefet şerhi düşüldü.

* Mahkumiyet kararlarına 10 kez 25. ACM’de; birer kez 13. ve 33. ACM’lerde; üç kez 27. ACM’de olmak üzere toplam 15 kez muhalefet şerhi düşüldü.

* 33. ACM’de verilen bir karara muhalefet şerhi koyan üye hakim “beraat yönünde karar verilmesi görüşünde olduğumdan verilen karara muhalifim” dedi. Böylece iki buçuk yıl boyunca ilk kez bir hakim tarafından “beraat” kelimesi dile getirilmiş oldu.

TIKLAYIN - Mahkumiyet Kararına İlk Kez Beraat Şerhi Düşüldü

* 13. ACM’de verilen bir karara muhalefet şerhi düşen üye hakim, söz konusu eylemde "örgüt propagandası değil örgüte yardım suçunun oluştuğunu, ancak sanığın bildirinin tamamına katılmadığını söylemesi nedeniyle örgüte yardım suçunun da manevi unsurlarının oluşmadığını" belirterek verilen karara muhalif olduğunu açıkladı.

* 25. ACM’de yedi akademisyene “örgüte yardım” suçundan ceza verildi. Kararların tamamına üye hakim tarafından “eylemin terör örgütü propagandası yapma suçunu oluşturduğu ve TMK 7/2 maddesi gereğince cezalandırılması gerektiği” gerekçesiyle muhalefet şerhi düşüldü.

* Yine 25. ACM’de iki davada “örgüt propagandası” suçundan hapis cezasına hükmedildi ve hükmün açıklanması her iki dosyada da geri bırakıldı. Bu kararlara ise bizzat mahkeme başkanı muhalefet şerhi düştü. Başkan kararlardan ikisine “örgüte bilerek ve isteyerek yardım” suçunun oluştuğu ve HAGB uygulanmaması gerektiği; birine ise sadece “örgüte yardım” suçunun oluştuğu görüşüyle şerh koydu.

* 27. ACM’de karara bağlanan üç ayrı dosyada üye hakimlerden biri “temel cezanın alt sınırdan ayrılarak tayin edilmesi görüşünde olduğu” gerekçesiyle muhalefet şerhi koydu.

İstinaftan da muhalefet şerhi

* Füsun Üstel’in HAGB’yi kabul etmediği için itiraz yoluyla İstinaf Mahkemesi’ne taşınan mahkumiyet kararına da muhalefet şerhi düşüldü.

*  Oy çokluğuyla Üstel’in 1 yıl 3 aylık hapis cezası onanırken, üye hakimlerden biri karara muhalefet şerhi düşerek TCK 301 yönünden değerlendirme yapılması gerektiğini belirterek dosyanın ilk mahkemesine gönderilmesi gerektiğini savundu.

Tweet'ler ve söyleşiler yeni "delil" oldu

* 37. ACM heyeti kendi mahkemesinde davası devam eden akademisyenlerden Şebnem Korur Fincancı, Gençay Gürsoy ve Mesut Yeğen’in dosyalarına “yeni deliller” ekledi.

* Korur-Fincancı’nın dosyasına “Özgür Gündem Gazetesine 12 Aralık 2018’de verdiği röportaj, 21 Aralık 2015’te Evrensel Gazetesine verdiği röportaj ve TİHV başkanı sıfatıyla 3 Mart 2016’da Cizre ziyareti sırasında sınırlı gözleme dayalı ön inceleme raporu çıktıları” eklendi.

* Gürsoy’un dosyasına “Twitter hesabından yapmış olduğu paylaşımları ve t24.com.tr isimli internet sitesinde yapmış olduğu söyleşinin çıktıları” eklendi.

* Mahkeme Korur-Fincancı hakkında verdiği 2 yıl 6 ay ve Gürsoy hakkında verdiği 2 yıl 3 ay hapis cezası kararını gerekçelendirirken ilgili “delillerden” de söz etti.

* Yeğen’in dosyasına ise ilk önce 30 Aralık 2015'te Agos gazetesinde yayınlanan röportajı daha sonra 29 Aralık 2015'te Al Jazeera haber sitesine yazdığı yazı eklendi. Yeğen’in dosyası henüz karara bağlanmadı. Ancak duruşma savcısı esas hakkında mütalaasında dosyaya eklenen belgelerle ilgili görüş bildirmedi.

* Aynı mahkeme akademisyen Hacer Ansal’a sorgu sırasında Afrin harekatı sırasında 170 aydın ve akademisyen tarafından milletvekillerine gönderilen mektupta imzası olup olmadığını sordu.

Verilen cezaya savcı itiraz etti

* 37. ACM, akademisyen Gülsün Güvenli’ye 12 Şubat 2019’da HAGB hükümlerini uygulayarak verdiği 1 yıl 3 aylık hapis cezasının yanı sıra 5 Ağustos 2015’te Hakkari’de hayatını kaybetmiş bir askerin ailesini ziyaret yükümlülüğü getirdi ve sürecin Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce takip edilmesine hükmetti.

* Duruşma savcısı Alaattin Çolak’ın itirazı üzerine 22 Şubat’ta yükümlülüğün kaldırılmasına karar veren mahkeme, Güvenli’ye başka herhangi bir yükümlülük verilmesine yer olmadığına da hükmetti.

* 28. ACM’de duruşmaları görülen üç akademisyene HAGB hususunda beyanları sorulmadan karar verildi.

* Beyanı sorulmayan Yonca Güneş Yücel’in mahkumiyet kararı 2 yıl denetimle ertelendi.

* Onur Baysal ve G.O.F.’ye hükmün açıklanması geri bırakılarak 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi.  HAGB beyanları sorulmadığı için bu kararlar itiraz yoluyla bir üst mahkemeye taşındı. İtirazın kabul edilmesiyle duruşmalar 28. ACM’de yeniden görüldü. HAGB hususunda beyanı alınan Baysal’a tekrar 1 yıl 3 ay hapis cezası verilirken G.O.F.’ye 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi.

Mahkemelerde karar değişiklikleri

* 23. ACM heyeti, mahkeme bünyesinde görülen benzer dava dosyalarının birleştirilmesi yönündeki talepleri önceki ara kararlarında reddetmişti. Ancak mahkeme, 29 Ocak 2019 itibariyle ara kararını bozdu ve "aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşıldığından" mahkeme bünyesindeki akademisyen dosyalarını birleştirme kararı aldı.

* 22. ACM, akademisyen dosyalarında atılı suçun TCK 301. maddesinde anlatılan suça dönüşmesi ihtimaline binaen Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni isteyen mahkemelerden biriydi. Mahkeme 1 Mart 2019 itibariyle 301 izninin henüz girmediği davalarda durma kararı vererek yeni duruşma günü açmadı.

Aynı mahkeme, TCK 301 izninin geldiği ve sanık savunmalarının tamamlandığı dosyaları 28 Haziran 2019 itibariyle birleştirme kararı da aldı.

* 14. ACM de TCK 301 kapsamında Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni isteyen mahkemelerden biriydi. Ancak mahkeme, “İstinaf Mahkemesi'nin Füsun Üstel’in ‘örgüt propagandası’ suçunu onadığı” ve “Adalet Bakanlığı'ndan alınacak iznin yargılama sonucunu etkilemeyeceği” gerekçeleriyle izin alınmasına dair ara kararından 14 Mart 2019 itibariyle vazgeçti. Yargılamalara TMK 7/2 maddesinden devam etti.

* 35. ACM, hem kendi bünyesindeki dosyaları birleştiren hem de TCK 301 izni bekleyen mahkemelerden biriydi. Mahkemede 33 akademisyenin ayrı ayrı görülen dosyaları birleştirildi. Birleşen dosya için 301 izni istendi ancak yanıt gelene kadar durma kararı verilmedi ve yeni duruşma günü açıldı. Mahkeme, geriye kalan dosyaların tamamında birleştirmeye gitmeden TCK 301 izni istenmesine ve yanıt gelene kadar yargılamaların durmasına karar verdi.

* 24. ACM’de duruşma savcısı esas hakkında mütalaalarında“örgüte yardım” suçundan cezalandırma talep ediyordu. Ancak mahkeme, karar aşamasındaki dosyalarda hem birleştirme hem TCK 301 kapsamında Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni isteme yönünde karar almaya başladı. 301 izni istenen dosyalarda ilk olarak durma kararı veren mahkeme, 25 Nisan 2019 itibariyle bu dosyaların esasını da kapatmaya karar verdi. Esas kapatıldığı için Adalet Bakanlığı'nın yanıtı suçlamanın tekrar değerlendirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilecek.

İki sene sonra iki gözaltı

* Yurtdışında görevli olduğu için duruşmalara katılamayan Gizem Sayın, 37. ACM tarafından hakkında çıkarılan yakalama kararı nedeniyle ifadesi alınıp serbest bırakılmak üzere 11 Haziran’da gözaltına alındı.

* 27. ACM’de yargılanan Baki Tezcan’ın ifadesinin alınması için ikamet ettiği ABD’deki adli makamlar ile istinabe işlemleri başlatılmış ancak ABD Adalet Bakanlığı, Tezcan'ın eyleminin ifade özgürlüğü kapsamında kaldığını belirterek “suçlamaya dair somut deliller sunulmadığı takdirde” söz konusu istinabe talebini gerçekleştiremeyeceğini yazmıştı.

* Mahkeme, gelen yanıt üzerine 30 Ocak 2019 tarihli duruşmada Tezcan hakkında yakalama kararı çıkardı. Tezcan 26 Haziran’da ifadesi alınıp serbest bırakılmak üzere havalimanından gözaltına alındı.

Birleştirme kararları

Kendi bünyesindeki dosyaları birleştiren mahkemeler şöyle güncellendi:

35. ACM, 33. ACM, 30. ACM, 29/1 ACM, 22. ACM, 23. ACM ve 24. ACM.

246 beyan bianet'te 

* Devam eden yargılamalar süresince 225 akademisyenin beyanı, içlerinden 3 akademisyenin ek; 18 akademisyenin ise esas hakkında mütalaaya ilişkin beyanı olmak üzere toplamda 246 beyan bianet'te yayınlandı.

TIKLAYIN - Barış Akademisyenlerinin Beyanları

Anayasa Mahkemesi süreci

* Barış Akademisyenlerinin bir kısmı yerel mahkemelerce haklarında verilen mahkumiyet kararlarını bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı.

* AYM ayrı ayrı yapılan başvuruları tek bir dosyada birleştirdi. Dosya için Adalet Bakanlığı’ndan beklenen görüşün de 25 Temmuz’da gelmesiyle birlikte AYM 3 Temmuz’da bir görüşme daha yaptı ve dosyayı Genel Kurul’a gönderdi.

* Son olarak yapılan açıklamaya göre, AYM’nin barış için akademisyenler dosyalarını 26 Temmuz’daki toplantıda gündemine alacağı kaydedildi.

Üç mahkeme AYM kararını bekleyecek

Bu süreçte yerel mahkemelerde devam eden yargılamalarda sanıklar ve avukatları AYM’nin vereceği kararın beklenmesi yönünde talepte bulundu.

* 30. ACM, 36. ve 13. ağır ceza mahkemeleri, bu talebi doğrudan kabul etti. Mahkemeler kararlarında “Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuru sonucunun devam eden yargılamayı etkileyecek olması nedeniyle" beklenmesine hükmetti. Böylece iki mahkemede toplam yedi akademisyenin karar duruşması AYM kararının beklenmesi için ileri tarihlere ertelendi.

* 14. ACM, 37. ve 26. ağır ceza mahkemelerinde AYM kararının beklenmesine ilişkin doğrudan bir karar verilmedi. Ancak her iki mahkeme de karar aşamasına gelen dosyalarda avukatlara mütalaaya karşı savunmalarını sunmaları için yeniden süre vererek duruşmaları erteledi. 

Akademisyen yargılamalarında geçen maddeler

Örgüt propagandası

Terörle Mücadele Kanunu 7/2

Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.

Örgüte yardım

TCK 220/7

Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Örgüt üyeliğinden dolayı verilecek olan ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilir.

TCK 314/2

TCK madde 220/7’ye göre suçlanan kişiye verilecek cezayı kapsayan maddedir. Buna göre, örgüte üye olanlara, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.

TMK 5/1

Bu maddeye göre, yukarıda tanımlanan suçtan ceza alan kişiye verilen ceza yarıda bir oranında arttırılır.

Türklüğü aşağılama

Türk Ceza Kanunu 301

Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.

(TP)

Tansu Pişkin

bianet muhabiri. İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu. Şubat-Mart 2017 dönemi bianet stajyeriydi. Mayıs 2017'den beri bianet'te. 

Kaynak: https://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/210721-caglayan-adliyesi-bir-a...