Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Barış için Akademisyenler’in “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi imzacısı en az 20 akademisyen hiçbir gerekçe gösterilmeden açığa alınmıştı. Konuyla ilgili eylem yapmak isteyen akademisyenlerin eylemi OHAL bahane edilerek engellenmişti. Sendika binasında toplanan akademisyenler burada bir basın açıklaması yaparak durumu protesto etti
Barış bildirisine imza atan 21 akademisyenin açığa alınmasıyla ilgili Anadolu Üniversitesi (AÜ) Yunus Emre Kampüsü girişi önünde yapılmak istenen basın açıklaması valiliğin emriyle yasaklandı. Twitter’da eylem çağrısının TT listesine girmesinin hemen ardından, ilk önce Eğitim Sen Şube Başkanı’nı daha sonra da eylemin çağırıcısı akademisyenleri telefonla arayan emniyet yetkilileri valilik kararıyla eylemin suç teşkil ettiğini ve yasaklandığını bildirdi. Bugün (8 Ağustos) öğle saatlerine kadar yapılan görüşmeler sonuç vermemiş ve polisin “Eğer eylem yaparsanız hepinizi gözaltına alırız ve 30 gün tutarız” diyerek tehdit etmesinin ardından eylem sendika binasında yapılmak üzere ertelenmişti.
Eskişehir’de barış akademisyenlerinden en az 20 kişi açığa alındı
Günlerdir sokaklarda yapılan “demokrasi” şölenlerinde cihatçılar, şeriatçılar, idam isteyenler rahatça kendilerini ifade ederken barış isteyen akademisyenlerin ifade özgürlükleri bir kez daha ellerinden alınarak OHAL bahanesiyle eylem yasağı sürdürülmüş oldu.
Sendika binasında toplanan akademisyenler burada bir basın açıklaması yaparak durumu protesto etti. Akademisyenler hakkında başlatılan disiplin soruşturmasından altı buçuk ay sonra, tedbiren görevden uzaklaştırma gibi akli ve ahlaki temelden yoksun tuhaf bir uygulamayla karşı karşıya bırakıldıklarını söyleyen AÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Nadide Karkıner, “Yunus Emre Kampusu giriş kapısında yapacağımız basın açıklaması valilik tarafından yasaklanmıştır. Demokrasinin sürekli dillendirildiği bugünlerde en temel demokratik haklarımızı kullanmamız engellenmiştir. Bu sebeple açıklamayı sendika binamızda yapmak zorunda kalmış bulunuyoruz” dedi.
“Gündemimizde ne değişti?”
“Derslerimizi verdik, sınavlara girdik, jüriler yaptık ve Haziran 2016 itibariyle öğrencilerimizi mezun ettik. Sonuç olarak barış talebimizde ısrar ettik, ama akademik çalışma gündemimizi değiştirmedik” diyen Karkıner, “Sayın Anadolu Üniversitesi Rektörüne sormak istiyoruz, 15 Temmuz darbe girişimi ile birlikte Gülen Cemaati’ne yönelik başlatılan operasyondan sonra sizin gündeminizde ne değişti de Barış için Akademisyenler’e yönelik bu haksız uygulamaları gerçekleştirdiniz?” diye konuştu.
“Hak ettiği kadro verilmedi”
Barış bildirisi imzacısı bir akademisyenin ilişiğinin kesilmiş olmasını takiben açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı aldığını dikkat çeken Karkıner, bu karara rağmen eski görev yeri olan Hukuk Fakültesi’nde görevlendirmesinin yapılmadığının altını çizdi ve yine barış bildirisi imzacısı bir başka akademisyene ise hak ettiği kadronun bilinçli şekilde verilmediğine dikkat çekti.
“Fırsatçı ve maksatlı uygulamalar”
Karkıner, “Bilinmelidir ki üniversite yönetiminin içine düştüğü bu korku gündemi; dikkati dağıtarak, yerel ve genel iktidar odaklarının gözüne girmeye çalışarak, fırsatçı ve maksatlı uygulamalarla değiştirilemeyeceği gibi aksine barış, demokrasi ve hukuk mücadelesindeki kararlığımızı ve inancımızı daha da arttıracaktır. Akademinin susmayacağını bir kez daha yineleyerek bu hukuksuz ve maksatlı uygulamaya son verilmesini, arkadaşlarımızın görevlerine dönmelerinin sağlanmasını talep ediyoruz” dedi.
Eskişehir’de OHAL nedeniyle geçtiğimiz hafta Hurşit Külter için yapılacak basın açıklaması da aynı gerekçeyle polis tarafından engellenmişti.
Sendika.Org/ Eskişehir