İki Günde 46 Akademisyenin Davası Görüldü

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
08.12.2017

Barış İçin Akademisyenler’in bildirisine imza atan 1128 ilk imzacıdan 148'inin dava süreci 5 Aralık’ta başladı. 46 akademisyenin davalarının ilk duruşmaları görüldü.

Barış İçin Akademisyenler’in “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi imzacılarına yönelik davalar 5 Aralık’ta Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başladı.

5 Aralık’ta 10, 7 Aralık’ta 36 toplam 46 akademisyenin davasının ilk duruşması görüldü. Yargılanan akademisyenlerden 27’si İstanbul, 19’u ise Galatasaray Üniversitesi’ndendi.

Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianamede akademisyenler 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesinde yer alan “Terör örgütü propagandası” ile suçlanıyor.

Bildiriye imza veren 1128 isime açılan davaların Mayıs ayına dek sürecek ilk duruşmalarında 15 üniversiteden 148 akademisyen yargılanacak.

10 akademisyenin davasına 12 Nisan’da devam edilecek

5 Aralık’ta görülen İstanbul Üniversitesi’nden Pedriye Mutlu, Mehmet Balık, Alaeddin Dinç Alada, Gizem Bilgin; Galatasaray Üniversitesi’nden Tuba Akıncılar, Hakan Yücel, Aslı Didem Danış, Başak Demir, Ömer Orhan Aygün ve Olcay Kunal’ın davaları 12 Nisan 2018’e ertelendi.

Akademisyenlerden Mutlu raporlu, Aygün ise yurtdışında bir üniversitede görevli olduğu için duruşmaya katılamadı.

7 Aralık’ta üç ayrı mahkemede 36 akademisyenyargılandı

7 Aralık’ta 32., 33., ve 34. Ağır Ceza Mahkemelerinde toplam 36 akademisyenin davası görüldü.

13 akademisyenin davaları

32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davalarda İstanbul Üniversitesi’nden Ezgi Pınar, Ayten Alkan, Şahika Yüksel, Ayşe Rezan Tuncay, İzzeddin Önder, Aslı Aydemir İnönülü, Sezen Çilengir, Ayda Rona Aylin Altınay Cingöz, Erhan Keleşoğlu, Veli Polat; Galatasaray Üniversitesi’nden Zübeyde Füsun Üstel, Nazlı Ökten Gülsoy ve Zübeyde Gaye Çankaya Eksen’in ilk duruşmaları görüldü.

Akademisyenlerden 11’i duruşma salonunda hazır bulunurken Alkan ve Pınar yurtdışında oldukları için duruşmaya katılamadı.

Polat ve Altınay-Cingöz imzalarını geri çektikleri gerekçesiyle derhal beraatlerini talep etti.

Akademisyenlerden Pınar, Polat, Keleşoğlu, Üstel, Önder ve Altınay-Cingöz’ün davalarının 23 Şubat 2018’e; diğerlerinin 22 Aralık 2017’ye ertelenmesine karar verildi.

11 akademisyenin davaları

33. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davalarda İstanbul Üniversitesi’nden Yusuf Doğan Çetinkaya, Ahmet Bekmen, Hülya Kirmanoğlu, İlkay Yılmaz, Haydar Durak, Fatma Nihan Aksakallı, İrfan Keşoğlu; Galatasaray Üniversitesi’nden Seçkin Sertdemir, Eda Aslı Şeran, Feyza Ak Akyol ve Gözde Aytemur Nüfusçu’nun ilk duruşmaları görüldü.

Akademisyenlerden dokuzu duruşma salonunda hazır bulunurken Sertdemir ve Yılmaz yurtdışında görevli oldukları için duruşmaya katılamadı.

 Akademisyenlerden Nüfusçu, Kirmanoğlu, Durak ve Aksakallı’nın davalarının 8 Şubat 2018’e; diğerlerinin 31 Ocak 2018’e ertelenmesine karar verildi.

12 akademisyenin davaları

34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davalarda İstanbul Üniversitesi’nden Adalet Alada, Murat Birdal, Özgün Akduran, Raşit Tükel, Pınar Saip, Nurten Ömeroğlu; Galatasaray Üniversitesi’nden Burcu Konakçı, Seçil Doğuç, Fatma Gül Karagöz, Doğu Toksöz, Ozan Çağlayan ve Cem Özatalay’ın ilk duruşmaları görüldü.

Akademisyenlerden 10’u duruşma salonunda hazır bulunurken Toksöz ve Çağlayan yurtdışında görevli oldukları için duruşmaya katılamadı.

Çağlayan’ın davasının 17 Temmuz 2018’e; diğerlerinin 10 Mayıs 2018’e ertelenmesine karar verildi.

Davalarda ortak talepler

5 Aralık’tan beri görülen 46 davanın avukatların ve akademisyenlerin ortak talepleri arasında derhal beraat, TMK 7/2 maddesi yerine Türk Ceza Kanunu (TCK) 301’den yargılama yapılması yönünde mahkemenin Adalet Bakanlığı’na başvurması ve davaların birleştirilmesi yer aldı.

Dört mahkeme heyeti de davalarda dile getirilen bütün talepleri reddetti. Akademisyenlerin savunma için ek süre talepleri ise kabul edildi.

Dört akademisyen 301’den yargılandı

Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları gerekçesiyle haklarında TCK’nın 301. Maddesinden dava açıldı.

Dört akademisyen soruşturma kapsamında bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Ancak davaları hala İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.

TIKLAYIN - Barış İsteyen Dört Akademisyene Beraat Çıkmadı

1128 isme açılan ve 5 Aralık’ta başlayan davalarda ise akademisyenler ve avukatları “aralarında hukuki ve fiili irtibat” olduğu gerekçesiyle kendi davalarının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden dört akademisyenin davasıyla birleştirilmesini talep ediyor. 

TMK 7/2 ve TCK 301 ne diyor?

 TMK 7/2: Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.

TCK 301: Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.

 

Ne olmuştu?

1128 akademisyen, 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" adına "Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiriyi yayınladı.

12 Ocak 2016'da Erdoğan, bildiriyi imzalayan akademisyenlerden söz ederek "Ey aydın müsveddeleri, sizler karanlık ve cahilsiniz" dedi.

Açıklamanın ardından akademisyenler ilk bildiriye imza atanlara destek olmak için imzacı olmaya devam etti. İkinci imzacılarla beraber toplam sayı 2212'ye ulaştı.

Birçok üniversitede akademisyenlerin kapıları işaretlendi, tehdit mesajları bırakıldı.

15 Ocak itibariyle Türkiye çapında onlarca akademisyen ev baskınlarının ardından gözaltına alındı, görevden uzaklaştırıldı yahut haklarında idari veya adli soruşturma açıldı.

10 Mart 2016'da Barış İçin Akademisyenler/İstanbul grubu adına, "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini kamuoyuna sunmalarından bu yana yaşanan gelişmeler hakkında basın toplantısı yapıldı. Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy ve Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı'nın okuduğu açıklamada savcılığın hangi suçu istinat edeceğini belirlemeden soruşturmalar için harekete geçtiğini belirterek, barış talebinde ısrarcı olduklarını söylediler.

Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy 15 Mayıs 2016’da; karar çıktığında yurtdışında olan Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı ise Türkiye’ye döndüğünde 31 Mart 2016’da “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandı. Dört akademisyen 22 Nisan 2016'da serbest bırakıldı.

OHAL ilanından sonra çıkan KHK'lar ile bildiriye imza atan 380 akademisyen görevinden ihraç edildi. Vakıf üniversitelerinde çalışan onlarca akademisyenin de görevlerine son verildi.

(TP)

Kaynak: https://bianet.org/bianet/insan-haklari/192280-iki-gunde-46-akademisyeni...